KalDer İzmir Şubesi ile Denizli KalDer Temsilciliği ortaklığında Ege Serbest Bölgesi’nde üretim yapan Hugo Boss’a teknik gezi yapıldı. ESBAŞ’ta erkek ve kadın giyim üzerine üretim yapan Dünya markası Hugo Boss tesisleri ziyaret edildi. KalDer İzmir Şubesi üye firmaları ve Denizli KalDer Temsilciliği’ne kayıtlı şirketlerin sahipleri, teknik müdürleri ve mühendislerinin katılım gösterdiği gezi kapsamında Hugo Boss’un üretim bantları ve firmayı Dünya markası haline getiren temel ilkeleri incelendi.
KalDer İzmir Şubesi ve Denizli KalDer Temsilciliği ev sahipliğinde düzenlenen teknik gezi kapsamında yapılan toplantının bir bölümüne Hugo Boss Mali ve İdari İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Öztayıncı da katılım gösterdi.
Hugo Boss İş ve Organizasyonel Gelişim Birim Yöneticisi Benay Dereli de gezi kapsamında konuklara Hugo Boss’u anlatan bir sunum gerçekleştirdi. Modayı belirleyen, sektörünün Dünya çapında öncüsü olan Hugo Boss’un 1999 yılında 448 çalışanıyla açtığı Türkiye fabrikası ile bugün 5 bin 100 çalışana ulaştığını ifade eden Dereli, “Tüm dünya markası içerisinde erkek giyiminin yaklaşık yüzde 50’lik kısmını Hugo Boss İzmir üretiyor. Türkiye fabrikası olarak kadın giyimde yüzde 37, gömlek üretiminde yüzde 25, penye olarak da yüzde 10 seviyesinde bir üretim hacmine sahibiz” dedi.
‘Hugo’nun genç giyimi, ‘Boss’un ise iş dünyasını temsil ettiğini ifade eden Dereli, kendi içlerinde kurumsal eğitimler, koçluk sisteminin de olduğunu sözlerine ekledi.
Öztayıncı: “Şeffaflık ve netlik dakiklikten daha önemli”
Hugo Boss Mali ve İdari İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Öztayıncı ise, yaptığı konuşmada kalite odaklı üretime vurgu yaptı. Kaliteli bir üretimin maliyetinin de yüksek olduğunu söyleyen Öztayıncı, “Geçen yıl ‘’Cost of Quality’’ ile maliyete odaklı birçok proje geliştirmek için çalıştık. Hugo Boss belirli bir kaliteyi önceliklendiriyor. Kaliteye ulaşmanın bir bedeli var. Ülkemizdeki finansal koşullar, enflasyon baskıları, ücretlerdeki birçok unsurlar bu bedelin kalemlerini oluşturuyor” dedi.
Dijital dönüşüm alanında önemli bir teknolojik alt yapıyı oluşturduklarını vurgulayan Özayıncı, “Devam eden bir alt yapı yatırımımız var. Dijital dönüşümde oldukça seçici davranıyoruz. Çok fazla proje geliyor fakat her projeyi değerlendirmiyoruz” dedi.
Hugo Boss ‘un Almaya menşeili bir firma olarak Alman kültüründe netlik ve şeffaflığın bilinenin aksine, dakiklikten önce geldiğini belirten Öztayıncı, “Bir şeyi yetiştiremediğiniz zaman sebebini öncesinde, şeffaf bir şekilde, dürüstçe paylaşırsanız dakik olmamanız sorun olmaz. Öngörülebilirlik bu anlamda da çok önemli” diye konuştu.