Ülke olarak, Cumhuriyet tarihinin en derin ve ağır ekonomik krizini yaşıyoruz. Ülkede yaşayan halk, krizin bedelini yüksek enflasyonun dayattığı hayat pahalılığı olarak öderken, iktidar savurganlığa devam ediyor. Dar gelirli halk ise, kendi ve çocuklarının rızkından tasarruf ederek, krizden etkilenmemek için yoğun bir çalışma ve çabası içerisinde.
Peki ekonomik krizin baş sorumlusu AKP hükümeti, tasarruf konusunda neler yapıyor?.
2024 yılı bütçesi yaklaşık 1.9 trilyon TL açık verdi. Bu açığn nedeni, israf yönetimidir. İsraf haramdır diye diye halkın güvenini kazanıp, oyları toplayıp iktidar olan AKP, sonrasında israfın Allah'ını yaptılar ve konuştukları her platforumda, itibardan tasarruf olmaz, nutukları attılar.
Her alanda israf çılgınca artınca, haliyle bozuk olan gelir gider dengesi iyice bozuldu. Bütçe açığı zirve yaptı. Çark dönmemeye başlayınca, Cumhurbaşkanı tasarruf genelgesi yayımlamak zorunda kaldı.
Her zaman olduğu gibi, bu genelgede itibarımız olan saray ve bazı imtiyazlı kamu kesimi genelgeden muaf tutuldu.
O zaman bu tasarruf genelgesi kimleri kapsadı; kamu personelinin servislerini kaldırmak, okullara temizlik elemanı vermemek, okula beslenme götüremeyen çocuklara öğünler vermemek ile fedakarlık ve tasarruf etmelerini istedikleri çiftçileri, esnafları, emeklileri ve çalışanları kapsadı.
Benim bildiğim tasarruf, yukarıdan yani baştan başlar. Bunlar tersini yaptılar. israf ve savurganlık itibardır deyip, imtiyazlı kamu için, saray için, dinayet için, bakanlar için, tasarruf geçerli değildir dediler. Genelgeden muaf tuttular.
Kendi harcamalarından tasarruf etmeyip, göstermelik tasarruf paketi açıklayıp ugulanıp uygulanmadığını denetleyip kontrol bile yapmadılar. Yaptıkları tek şey, tasarrufun bedelini halkın sırtına yüklemek oldu.
AKP iktidarı, kamuda tasarruf denince kâğıttan, eften püften tasarruf edilmesi geliyor. Araç kiralama işleri, kamunun finanse ettiği masraflar, şişirilmiş projeler, kamuya kiralanan binalar, kamunun bazı birimlerindeki kadro şişkinliği, adrese teslim yap işlet devret projeleri gibi büyük çaplı işlerin ihalelerde tasarruf yok.
Tüm bu olumsuzluklara karşın, Mehmet Şimşek, AKP hükümetlerinin en önemli özelliği mali disiplin diyor. Eğer öyleyse 23 yıllık iktidarın sonunda, şimdi neden tasarruf tedbirleri yapmaya gerek duydunuz. Uygulama alanı olmayan, bu genelgeyi neden yayımladınız. Zaten zor durumda olan halkı, iyice açlığa maruz bırakmak için mi çıkardınız.
Sayın Şimşek sormak istiyorum; mali disiplin için, yayımladığınız tasarruf tedbirleri kapsamı içinde saraylar var mı, yap işlet devret var mı, denetimden kaçırılan ihaleler var mı, çift maaşlı bürokratlar var mı, sayısını bilmediğimiz özel uçaklar var mı, pahalı araç konvoyları, holdingleşen diyanet, vakıflarla yapılan protokoller, halkın hakkını yiyenler var mı? Tabiki yok. O zaman nerede kaldı senin mali disiplin dediğin şey.
İnsanların aklı ile alay etmeyin. Siz de, biz de çok iyi biliyoruz ki; bu güne kadar yapılmış oldğunuz tasarruf denen bir şey yok. İsrafa savurganlığa devam. Bu anlayış sürdükçe ekonomiyi düzeltemezsiniz, temel ekonomik veriler giderek daha da kötüleşir ve bütçe açığı artmaya devam eder.
Sonuç olarak, kötü giden bu işlerin sorumlusu sizsiniz, o zaman hesabını da siz vereceksiniz.